Ramazan’ın Güzellikleri

Haz 21, 2015 by

Yokluğun iyice hırpaladığı, ihtiyaçların dağ gibi yığıldığı bir anda imdada yetişmişti Ramazan.
Tek çocuğunun önüne o sabah zeytin, peynir, reçel ve yumurta koyabilmişti anne. Biraz burukluk, öte yandan sevinç içini sarmıştı. Kızının okul beslenmesini bu sabah çok güzel hazırlamıştı.

Kızı sordu:

– Anne biz zengin mi olduk? Ne kadar çok şeyimiz var. Nereden aldın bunları ?

– Evet kızım. Çünkü bu gün Ramazan. Ramazan’da herkes zengin olur.

Annenin bu cevabı akşam kapısına bırakılan bir paket erzaktan dolayı idi.

Evet bir vakfın, “Yarın Ramazan’ın biri. Bu ay listelerimizdeki ihtiyaçlılarımıza Ramazan’ın başında ulaşalım. Bize emanet edilen bu paketleri vaktinde sahiplerine verelim. Oruçlarına bir katkı olsun” diyerek başlattıkları yoğun çalışmaları neden olmuştu buna.

Bu düşünceyle personel akşamın geç saatlerine kadar çalışarak listeleri tamamlamışlardı.

Ey dost!

Kim fakir, kim zengin ?

Cevap yüce yaratıcıdan: Ey insanlar sizler fakirlersiniz, muhtaçlarsınız. Allah ise zengindir. (Fatır, 15)

Mülkün sahibi yüce Allah’tır. Dilediğine verir, dilediğinden çekip alır. Dilediğini aziz eder, dilediğini zelil eder.

Bir insanın aynı anda yiyeceği yemeğin malzemelerini ekip biçmesi, giyeceği elbiseleri imal etmesi, kullanacağı arabayı üretmesi, yaşayacağı evi inşa etmesi, cehaletini giderecek ilmi elde etmesi mümkün değildir.

Şair bu durumu şöyle özetler:

Zen merde, civan pîre, kemân tîre muhtaç,

Ebnây-ı beşer, hâsılı birbirine muhtaç

(Yani, kadın erkeğe, genç ihtiyara, yay oka muhtaç. Kısacası insanlar birbirine muhtaç.)

Medet Bala’nın bir yazısından alıntıdır.

Bunu beğendiniz mi? O halde paylaşın:

Leave a Reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.